TÜGVA Genel Merkez Başkanı İsmail Emanet, Dış İlişkiler Koordinatörü Serra Diptaş ve heyeti ile aynı zamanda Türkiye’yi temsilen Sümeyye Erdoğan ve Burcu Çetinkaya eşliğinde; Katar Vakfı’nın üyesi “Reach Out to Asia”nın (ROTA), “Empower” adı altında başkent Doha’daki Hamad bin Khalifa Üniversitesi’nde düzenlenen konferansa katıldı. Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin kız kardeşi ve ROTA Başkanı Şeyha Maysa’nın da katıldığı programda Türkiye’yi temsil eden Sümeyye Erdoğan ve TÜGVA’ya yoğun bir ilgi vardı.

Vakfımızın işbirliği ile hazırlıkları tamamlanan, Katar- Türkiye Kültür Yılı kapsamında düzenlenen “Empower 2015” programının açılış konuşmacısı olan Sümeyye Erdoğan gençliğin dünya barışına katkısı hakkında konuştu. Konuşmasında bir inancın tüm inananlarını “terörist” diye etiketlemenin de başka bir terörizm biçimi olduğunu ve ideallerimizin kendi inançlarımıza göre belirlenmesinin önemini vurgulayan Erdoğan; “Biri bu dünyayı daha iyi bir yere dönüştürecekse şayet; inanın bana, bunu yapacak olan radikaller olmayacak.” dedi. “Cihat”ı mücadele etmek olarak tanımlayan Erdoğan, bir akademisyenin işinde en iyi olması ve dünyaya İslam’ı anlatması ve bir yönetmenin dünyaya gerçek İslam’ı anlatan bir film yapması aracılığıyla cihat yapabileceğini söyledi. “Burada mücadelemiz sistemin içinde çalışabilmek, sistemi daha iyi bir yol ile etkilemek ve daha kötüsünden etikenlenmeye müsaade etmemektir.” sözlerini ifade eden Erdoğan, Cihadın tek tanımlamasının savaşta çarpışmak olmadığını belirttikten sonra, Hz. Muhammed’in Uhud savaşından sonra söyledikleri ile ispatlayan dayanakları ise şunlar oldu: “Peygamber Efendimiz savaştan döndükten sonra ne söyledi? Küçük cihadı bitirdik, şimdi büyük cihada gidiyoruz, nefsimizle olan mücadele. İşte benim bahsettiğim de bu. Terörizm bugün dünyamızın en ölümcül ve dehşet verici gerçeği, aynı zamanda dünyanın en çok sömürülen aracı. Terör şeytani ancak onu sömürenler de aynı şekilde şeytani. Bir inancın tüm inananlarını ‘terörist’ diye etiketlemek de başka bir terörizm biçimi. Başka inançların inananları bir şey yaptığı zaman adli bir olaymış gibi inceleniyor. Ancak Müslüman birisi aynısını yaptığı zaman direkt terörist olarak işaretleniyor. Bu kesinlikle kabul edilemez. Biz terörist, terörizm gibi ifadelerin İslam ve Müslümanlıkla yan yana kullanılmasını onaylamıyoruz. Bu düşünce biçimi adalet veya uluslararası hukukla bağdaşmaz. Temel nedenlerini analiz etmeden, terörizme karşı başlatılan her türlü çaba ona en büyük destektir.” Gençliğin üstlenmesi gereken sorumluluğu tanımlayan sözleri ise şunlar oldu: “Suriye, Irak, Mısır, Filistin, Myanmar, Türkistan’daki ve dünyadaki vahşetlerde acı çeken insanları desteklemezsek, sorunlarını çözmek için mücadele etmezsek, gelecekte bunun gibi suçlamalara katlanmak zorunda kalacağız. Bu coğrafyanın mevcut potansiyelini kendi vizyonumuz ve amaçlarımız için kullanmazsak, bunun gibi zulümler devam edecek, bizi marjinalleştirmek ve yabancılaştırmak için girişimler ve devam eden süreç şiddetini artıracak. Medeniyetler çatışması yaratmak isteyenlerin aksine, gerçek medeniyetin ve Hz. Muhammed’e, Hz. Adem’e kadar uzanan ilahi ifadelerin sesini en yükseğe çıkaracağız.”

23 farklı ülkeden STK’nın katıldığı programda, Türkiye’yi temsil eden TÜGVA ileride yapılacak ortak projeler üzerine ev sahibi kurum ile görüştü. Katar-Türkiye Kültür Yılı kapsamında iki ülkenin gençliğinin bir araya geleceği kültür, sanat, spor ve eğitim alanlarında etkinlikler düzenlenmesine karar verildi.